Eskişehir ilinin olası deprem riskleri nedeniyle sekiz mahallesi “Riskli Bölge” olarak ilan edildi. Eskişehir’deki olası deprem ve etkileri konusundaki son tartışmalara yanıt olarak, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hikmet Çelik, yanlış bilgilendirmeyi önlemek için doğru ve bilgilendirici verilerin paylaşılması gerektiğini açıkladı.

Çelik, aktif fay hatlarının bulunduğu bir bölgede olan Eskişehir’in, 1999 yılında yaşanan yıkıcı depremde görüldüğü gibi Kuzey Anadolu Fay Hattı’ndaki depremlerden etkilenebileceğini belirtti. Ayrıca, alüvyonlu bir zemin üzerine kurulu olan ve sıvılaşma riski taşıyan Eskişehir merkezinin 1970’lerden bu yana sağlıklı bir şekilde gelişmediğine dikkat çekti. Şehir merkezindeki konut yapıları düşük kaliteli, estetik değerleri olmayan ve ekonomik yetersizlik, yetersiz malzeme kullanımı (örneğin Eskişehir kumu) ve mimari ve mühendislik hizmetlerinin eksikliği gibi faktörler nedeniyle felaket tehdidi altında.

1956’daki depremde, 6,4 büyüklüğünde, şehir merkezindeki bina stoğu üç katı geçmedi. Bu nedenle, 1970’lerden sonra geliştirilen bina stoğunun performansı hakkında yorum yapmak zordur. Bu durum, olası bir deprem durumunda şehir için ciddi bir riskli Bölge oluşturabilir. Felaket Risk Azaltma ve Yönetimi Kanunu No. 6306’ya göre, binalarının riskli yapısının belirlenmesini isteyen mülk sahipleri, belediyelere ve Bakanlık tarafından lisanslanan yetkili kuruluşlara başvurarak risk analizi yaptırabilirler.

 İl Müdürlüğü, 2012 yılında yürürlüğe girdiğinden bu yana 5.269 binanın dönüştürülmesine katkıda bulunarak, kira yardımı, kredi desteği, vergi ve harç muafiyeti gibi desteklerle vatandaşlara destek sağladı. No. 6306’ya göre, bireysel mülk dönüşümünün yanı sıra, çeşitli yasalar ve düzenlemeler belediyelere kentsel dönüşüm yapma yetkisi vermiştir.