Marmara Bölgesi’nin doğal güzellikleri ve termal kaynaklarıyla ünlü şehirlerinden biri olan Yalova, İstanbul’a yakın konumuyla hafta sonu kaçamakları için ideal bir destinasyondur. Deniz, doğa ve tarih tutkunları için birçok farklı alternatife sahip olan Yalova’da, yemyeşil ormanlardan şifalı kaplıcalara, tarihi yapılardan sahil şeridine kadar keşfedilecek pek çok nokta bulunuyor. İşte Yalova’da gezilecek en güzel yerler!
Yalova’nın simgelerinden biri olan Yürüyen Köşk, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çevreye duyduğu saygının en güzel örneklerinden biri olarak tarihe geçmiştir. 1929 yılında Atatürk’ün isteğiyle inşa edilen bu köşk, deniz kıyısında görkemli bir çınar ağacının yanına yapılmıştır. Ancak zamanla ağacın dalları köşkün duvarlarına temas etmeye başlayınca, Atatürk ağacın kesilmesini değil, köşkün taşınmasını emretmiştir. Bunun üzerine bina, raylar üzerinde birkaç metre kaydırılarak çınar ağacı korunmuş ve köşk “Yürüyen Köşk” adını almıştır.
Bugün müze olarak ziyaret edilebilen Yürüyen Köşk, Atatürk’ün doğaya olan sevgisini ve çevre bilincini yansıtan önemli bir mirastır. İçerisinde dönemin orijinal mobilyaları, Atatürk’e ait eşyalar ve tarihi belgeler sergilenmektedir. Yalova sahilinde yer alan bu eşsiz yapı, hem Atatürk’ün anısını yaşatmak hem de doğaya duyarlılığın simgesi olarak ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir.
Marmara Bölgesi’nin en önemli kaplıca merkezlerinden biri olan Yalova Termal Kaplıcaları, doğal şifalı suları, tarihi geçmişi ve konforlu termal otelleri ile hem sağlık hem de tatil amaçlı ziyaretçilerin gözdesi haline gelmiştir. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden bu yana kullanılan bu kaplıcalar, özellikle cilt hastalıkları, romatizmal rahatsızlıklar ve solunum yolu hastalıklarına iyi gelmesiyle bilinir.
Yalova’daki kaplıcaların geçmişi Bizans İmparatorluğu’na kadar uzanmaktadır. Osmanlı döneminde de büyük ilgi gören bu bölge, özellikle Sultan Abdülhamid tarafından yeniden düzenlenmiş ve birçok tesis inşa edilmiştir. Ancak kaplıcaların en büyük gelişimi, Atatürk’ün 1929 yılında buraya gelmesi ve Yalova’nın termal turizm açısından değerlendirilmesini istemesiyle başlamıştır. Atatürk’ün isteğiyle yapılan Termal Otel, hamamlar ve kaplıca tesisleri günümüzde de hizmet vermektedir.
Yalova Termal Kaplıcalarındaki su, 58-65°C sıcaklık aralığında olup mineral bakımından oldukça zengindir. İçeriğinde bikarbonat, sülfat, sodyum ve kalsiyum bulunur. Kaplıca sularının faydaları arasında şunlar yer alır:
Yalova’daki termal bölgesinde hem tarihi hem de modern tesisler yer almaktadır. Başlıca kaplıcalar şunlardır:
Kaplıca bölgesinde, ziyaretçilerin konforlu bir konaklama deneyimi yaşayabileceği birçok termal otel bulunmaktadır. Öne çıkan oteller arasında:
Yalova Termal Kaplıcaları, sağlık turizmi açısından önemli bir merkez olup hem şifa arayanlar hem de doğa ile iç içe huzurlu bir tatil geçirmek isteyenler için mükemmel bir alternatiftir. Eğer rahatlatıcı ve sağlıklı bir tatil planlıyorsanız, Yalova’daki bu eşsiz termal bölgeyi mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Marmara Bölgesi’nin popüler tatil destinasyonlarından biri olan Çınarcık, Yalova’nın en hareketli ve turistik ilçelerinden biridir. Özellikle İstanbul’a yakınlığı sayesinde yaz aylarında büyük ilgi gören Çınarcık, temiz denizi, uzun sahil şeridi, eğlence mekanları ve doğayla iç içe tatil imkanı sunan plajları ile dikkat çeker. Tatilciler için hem huzurlu hem de eğlenceli bir atmosfer sunan bu bölge, günübirlik ziyaretlerden uzun konaklamalara kadar farklı seçenekler sunmaktadır.
Çınarcık, Marmara Denizi kıyısında yer almasına rağmen temiz suyu ve geniş kumsallarıyla öne çıkar. Sahil boyunca pek çok halka açık ve özel işletmelere ait plajlar bulunur. En çok tercih edilen plajlar şunlardır:
Çınarcık, özellikle yaz aylarında hareketli bir gece hayatına sahiptir. Beach club’lar, barlar, canlı müzik mekanları ve gece kulüpleri ile tatilciler için eğlenceli bir atmosfer sunar. Sahil boyunca sıralanan kafe ve restoranlarda deniz manzarasına karşı keyifli vakit geçirebilir, yerel lezzetleri deneyimleyebilirsiniz.
Gece hayatının öne çıkan noktalarından bazıları:
Çınarcık, yalnızca deniz ve eğlence değil, doğa ile iç içe birçok aktivite imkanı da sunar. Bölgeye gelen ziyaretçiler şu aktiviteleri deneyimleyebilir:
Çınarcık’ta her bütçeye uygun konaklama alternatifleri bulunmaktadır.
Çınarcık, hem doğa ile iç içe sakin bir tatil yapmak isteyenler hem de hareketli bir yaz tatili geçirmek isteyenler için harika bir destinasyondur. Denizi, plajları, eğlence mekanları ve doğa aktiviteleriyle her yaştan tatilciye hitap eden bu bölge, özellikle yaz aylarında canlı atmosferiyle unutulmaz bir tatil fırsatı sunar. Eğer Marmara Bölgesi’nde denize girip keyifli vakit geçirmek istiyorsanız, Çınarcık’ı ziyaret etmeyi düşünebilirsiniz.
Yalova’nın eşsiz doğal güzelliklerinden biri olan Delmece Yaylası ve Erikli Şelalesi, doğayla iç içe huzurlu bir kaçamak yapmak isteyenler için mükemmel bir destinasyondur. Şehrin stresinden uzaklaşmak, temiz hava almak ve doğa yürüyüşleri yapmak isteyenler için bu bölge, yemyeşil ormanları, serin suları ve sakin atmosferiyle öne çıkmaktadır.
Yalova’nın Çınarcık ilçesinde yer alan Delmece Yaylası, yaklaşık 400 metre rakıma sahip geniş bir düzlük alanıdır. Çevresi çam ve kayın ağaçlarıyla kaplı olan yayla, doğa yürüyüşleri, kampçılık ve fotoğrafçılık için ideal bir yerdir. Yaylada bulunan şifalı sular, özellikle mide rahatsızlıklarına iyi geldiği söylenen doğal kaynaklarla ünlüdür.
Burada yapabileceğiniz aktiviteler şunlardır:
Delmece Yaylası’ndan kısa bir yürüyüşle ulaşılabilen Erikli Şelalesi, doğanın sunduğu en güzel manzaralardan birine sahiptir. İki farklı kademeden dökülen şelale, yaz aylarında bile serin suyu ve çevresindeki doğal havuzları ile ziyaretçilerini büyüler.
Erikli Şelalesi çevresinde:
Eğer doğayla iç içe huzurlu bir gün geçirmek, tertemiz havada yürüyüş yapmak ve şehrin gürültüsünden kaçmak istiyorsanız Delmece Yaylası ve Erikli Şelalesi tam size göre! Kampçılar, doğa severler ve macera tutkunları için harika bir kaçış noktası olan bu bölge, Yalova’nın saklı cennetlerinden biridir.
Yalova’da bulunan Karaca Arboretumu, Türkiye’nin ilk özel arboretumu ve botanik bahçesi olarak doğa tutkunlarına eşsiz bir deneyim sunar. 1980 yılında Hayrettin Karaca tarafından kurulan bu arboretum, 13,5 hektarlık alanında binlerce farklı ağaç, bitki ve çalı türüne ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle nadir ve endemik bitki türleri ile dikkat çeken Karaca Arboretumu, botanik araştırmaları için önemli bir merkez olmanın yanı sıra doğayla iç içe huzurlu bir ortam arayan ziyaretçiler için harika bir destinasyondur. Gürgen, meşe, ladin, çınar ve Japon akçaağacı gibi farklı kıtalardan getirilen bitki türleri, arboretumun zengin koleksiyonunu oluşturur. Rehberli turlar sayesinde ziyaretçiler, bitkiler hakkında bilgi edinirken aynı zamanda doğanın sunduğu bu özel atmosferin keyfini çıkarabilirler.
Yalova’nın Altınova ilçesinde bulunan Hersek Lagünü, Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olarak kuş gözlemcileri ve doğa fotoğrafçıları için benzersiz bir noktadır. 152 hektarlık bir alana yayılan lagün, tatlı ve tuzlu suyun karıştığı özel ekosistemiyle dikkat çeker. 200’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapan Hersek Lagünü, özellikle flamingo, karabatak, balıkçıl ve su tavuğu gibi türlerin gözlemlenebildiği bir doğa harikasıdır.
Doğa severler için seyir kuleleri ve yürüyüş yolları bulunan lagün, her mevsim farklı manzaralar sunarak ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatır. Aynı zamanda, gün doğumu ve gün batımında gökyüzünün suya yansıyan renkleriyle büyüleyici fotoğraf kareleri yakalamak mümkündür. Şehrin gürültüsünden uzaklaşıp doğayla baş başa kalmak isteyenler için Hersek Lagünü, mutlaka keşfedilmesi gereken bir doğa harikasıdır.
Hersek Lagünü, zengin ekosistemi, kuş çeşitliliği ve doğal güzellikleriyle kuş gözlemcileri ve doğa fotoğrafçıları için eşsiz bir destinasyon sunmaktadır. Her mevsim farklı manzaralar sunan bu sulak alan, doğayla iç içe huzurlu bir zaman geçirmek isteyenler için ideal bir kaçış noktasıdır. Flamingoların zarif süzülüşü, gökyüzünün suya yansıyan büyüleyici tonları ve sessizliğin içinde doğanın sunduğu melodiler, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim yaşatır. Doğa tutkunları için keşfedilmeyi bekleyen bu saklı cennet, sürdürülebilir turizm anlayışıyla korunmalı ve gelecek nesillere aktarılmalıdır.
DUYURU
08 Nisan 2025PARA
08 Nisan 2025GENEL
08 Nisan 2025ESKİŞEHİR
08 Nisan 2025KREMLER
08 Nisan 2025KREMLER
08 Nisan 2025KREMLER
08 Nisan 2025